Startup projelerinde genel olarak göz ardı edilen ve/veya bilinmeyen hususlardan biri vergi konusudur. Çoğu girişimci vergiye dair bilgi sahibi olmayıp işe başladıktan sonra karşılaştığı vergilerden şikâyet etmektedir. Vergi konusuyla ilgili olarak sitemizde yer alan “Yeni Başlayanlar için Vergilendirme” başlıklı yazıyı inceleyip en azından başlangıç seviyesinde bilmeniz gereken bazı terimleri öğrenebilirsiniz. Bu yazımızda ise genç girişimcileri ilgilendiren ve girişimciler için önemli bir fırsat olan 29 yaş altı vergi muafiyetini inceleyeceğiz.
Ülkemizdeki ağır ve karışık vergi yükümlülükleri nedeniyle ticari hayata girmekte çoğu girişimcinin zorlandığı bir gerçek. İşsizliğin azalması, genç girişimcilerin ticari hayata girdiklerinde zorlanmaması ve ekonomik hayatta etkinliklerinin arttırılması amacıyla Gelir Vergisi Kanununda yapılan düzenleme ile belirli şartlar dâhilinde genç girişimcilere kolaylıklar sağlanmakta.
Yapılan düzenlemeye göre Kanun maddesi şöyle diyor:
“Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve mükellefiyet başlangıç tarihi itibarıyla yirmi dokuz yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri bu kazançlarının 75.000 Türk lirasına kadar olan kısmı, aşağıdaki şartlarla gelir vergisinden müstesnadır”. Özetle; 29 yaş altındaki girişimciler, üç vergilendirme dönemi boyunca kazandıkları paranın 75.000 TL’si için vergi ödemeyecek; bu miktarı aşan kazançlar için vergi ödeyecektir. Bu istisnadan faydalanma süreniz toplamında 3 yıldır. İlk defa şirket kurmuş olmanız ve 29 yaş altında olmanız gerekmektedir. Tek tek şartlarına bakmakta fayda var:
Genç Girişimciler için 75.000 TL Kazanç İstisnasından Faydalanma Şartları Nelerdir ?
– Öncelikle sizin; ticari, zirai veya serbest meslek faaliyeti nedeniyle adınızı daha ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti olarak tesis ettirmiş olmalısınız. Yani kendi adınıza ilk defa işletme kurmuş olmanız gerekiyor. Ben mevcut işletmemi kapatayım sonra yeniden açarım derseniz de bundan faydalanamazsınız.
– Kazanç istisnası için, 10.02.2016 tarihinden itibaren ticari, zirai ve mesleki faaliyeti nedeniyle adına ilk defa vergi mükellefiyeti tesis edilmiş olması gerekir. Yani 10.02.2016 tarihinden önce işe başlayan mükelleflerin bu istisnadan faydalanması mümkün bulunmamaktadır.
– Buna ek olarak kaydınızın tam mükellefiyet olarak yapılması gerekmektedir. Türk Vergi Hukuku vergilendirmede yerleşmeyi esas alarak tam veya dar mükellefiyet esasını düzenlemektedir. Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler dar mükellef olarak tanımlanmakta ve bunların sadece Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlar vergiye tabi olmaktadır. Yerleşim yerleri Türkiye olan kişiler ise tam mükellef olarak adlandırılmakta ve bu kişiler hem Türkiye’de hem de yurt dışında elde ettikleri gelirler üzerinden vergilendirilmektedir.
– Aynı zamanda yaş itibariyle 29 yaşını doldurmamış olmalısınız. Yani 30 yaşına girdiğiniz ilk günden itibaren kurduğunuz hiçbir işletme için bu istisna geçerli değildir.
– Bununla birlikte, işe başladığınız tarihten itibaren 10 gün içinde bağlı bulunduğunuz vergi dairesine işe başlama bildiriminde bulunmak zorundasınız. Bu süreyi kaçıran geçirenler istisnadan faydalanamazlar.
– Kendi işinizin başında bulunmalı, başka bir deyişle işinizde ve bu işin gerektirdiği konularda fikri ve bedeni bir mesai sarf etmeli veya işi bizzat sevk ve idare ediyor olmalısınız.
– Anonim veya limited şirket gibi tüzel kişilik olarak değil, bizzat kendiniz gerçek kişi olarak vergi mükellefi olmalısınız; adi ortaklık veya şahıs şirketi kurmak suretiyle vergi mükellefiyeti olarak bu istisnadan yararlanabilirsiniz.
– Faaliyetin adi ortaklık veya şahıs şirketi bünyesinde yapılması hâlinde tüm ortakların işe başlama tarihi itibarıyla bu maddedeki şartları taşıması gerekmektedir. Yani iki arkadaş adi ortaklık şeklinde bir şirket kurup bu indirimden yararlanmanız için her ikinizin de genç girişimci şartlarını taşıması gerekir (her ikisinin de 29 yaşını doldurmamış olması, işin başında bulunması, işe başlamanın ikisi tarafından zamanında bildirilmiş olması gibi).
– Eğer bir işletme veya mesleki faaliyeti devralmak suretiyle bu muafiyetten yararlanmak istiyorsanız, o halde devraldığınız işletme veya mesleki faaliyetinin sahibinin yakınınız (eş veya üçüncü dereceye kadar (bu derece dâhil) kan veya kayın hısımları) olmaması gerekmektedir; ancak eğer ölüm dolayısıyla devir gerçekleşmişse, o halde bu muafiyetten yararlanabilirsiniz. Yani ölüm nedeniyle faaliyetin eş ve çocuklar tarafından devam ettirilmesi hâli hariç olmak üzere, faaliyeti durdurulan veya faaliyetine devam eden bir işletmenin ya da mesleki faaliyetin eş veya üçüncü dereceye kadar (bu derece dâhil) kan veya kayın hısımlarından devralınmamış olması halinde istisnadan yararlanabilir.
Örneğin; istisna şartlarını taşıyan bir genç girişimci 10/02/2016 tarihinden sonra babasına ait bir iş yerini devralıyorsa babası 1.derece akrabası olması nedeniyle genç girişimci devir aldığı iş yeri için istisnadan faydalanamayacaktır.
Örneğin; 25 yaşında biri yasal düzenlemeden önce mükellef iken, genç girişimci vergi indiriminden faydalanmak için iş yerini yasal düzenleme yürürlüğe girdiği tarihten sonra iş yerini eşine devretmek istemiştir. Devretse bile diğer şartları mevcut olsa da indirimden yararlanamayacaktır. Çünkü genç girişimci vergi indirim desteğinden faydalanmadan yararlanabilmek için iş yerinin 3.derece dahil akrabalardan alınmamış olması gerekir.
Peki, siz şartları sağlayan istisnadan yararlanabilecek bir kişisiniz; 1 yıl boyunca toplam 150.000 TL fatura kestiniz. Aynı yıl içerisinde 50.000 TL işletme gideriniz var. Vergi muafiyeti kapsamında ödemeniz gereken vergiyi nasıl hesaplayacaksınız?
Öncelikle normal şartlarda, 150.000 – 50.000 = 100.000 TL işletmenizin gelir vergisi matrahı oluşturacağı miktardır. Vergi muafiyetinden yararlanmayan biri olarak bu matrah üzerinden ödeyeceğiniz gelir vergisi tutarı yaklaşık 26.000 TL tutarında.
Ancak muafiyetten yararlanan biri için, 75.000 TL tutarındaki muafiyetinizi işletme gideri olarak göstererek matrahı öyle hesaplayacaksınız. Yani, 150.000 – 50.000 – 75.000 = 25.000 TL işletmenizin gelir vergisi matrahı oluşturacağı miktardır. Dolayısıyla ödeyeceğiniz gelir vergisi tutarı da yaklaşık 4.500 TL tutarında olacaktır.
Kanundan faydalanmayan ve aynı fatura ve giderleri olan iki farklı şirket olarak düşünürsek faydalanmayan şirket 26.000,00 TL vergi öderken, istisnadan faydalanan şirket 4.500 TL vergi ödeyecektir.
Son olarak bu istisnanın ticari, zirai ve mesleki faaliyet içermesi gerekmektedir. Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse, Bay A, istisna kapsamında 2016 yılında 60.000 Türk lirası serbest meslek kazancı ile 20.000 TL kira geliri elde etmiştir. Bay A bu gelirleri nedeniyle verdiği yıllık gelir vergisi beyannamesinde sadece serbest meslek kazancına isabet eden 60.000 TL geliri için istisnadan yararlanabilecek olup 20.000 TL kira geliri nedeniyle istisnadan yararlanması söz konusu olmayacaktır.
İlgili yazılar: